GERÇEK AŞK
Ey dostlar! Bu hikayeyi dinleyiniz. Hakikatte o bizim bu günkü halimizdir Bundan evvelki bir zamanda bir padişah vardı. O hem dünya, hem din saltanatına malikti. Padişah, bir gün hususi adamları ile av için hayvana binmiş, giderken ana caddede bir halayık gördü. O halayığın kölesi oldu. Can kuşu kafeste çırpınmaya başladı. Mal verdi o halayığı satın […]
ŞEYTANIN İŞLERİ
Dünyadaki her türlü kötülüğün sorumlusu olarak gösterilen şeytanın yolu bir köye düşer, sırtını bir ağaca dayamış ve buzağısı kazığa bağlı olan ineği sağan genç bir kadını uzaktan izlemeye başlamış. Şeytan, kadını izledikten sonra buzağının ipini biraz gevşetmiş. Buzağı da annesinin sağılmasını aç karnına izlemeye daha fazla dayanamamış, debelendikçe boynundaki ip biraz daha gevşemiş ve sonunda hepten çözülmüş. Koşarak […]
GELİNCİK VE ÖNYARGI
Uzaklarda bir köyde, kocası, çocuğu dogmadan ölmüş, tek başına yaşayan hamile bir kadın kendisine arkadaş olması açısından dağda yaralı olarak bulduğu bir gelinciği evinde beslemeye başlar. Gelincik kadının yanından bir an bile ayrılmaz. Her ne kadar evcil bir hayvan olmasa da, oldukça uysallaşır. Bir kaç ay sonra kadının çocuğu doğar. Tek başına tüm zorluklara göğüs […]
EVLİLİK AĞACI NASIL YEŞERİR
Yeni evli bir çift vardı. Evliliklerinin daha ilk aylarında bu işin hiç de hayal ettikleri gibi olmadığını anlayıvermişlerdi. Aslında birbirlerini sevmiyor değillerdi. Son zamanlarda o kadar sık olmasa da, evlenmeden önce sık sık birbirlerini çok sevdiklerine dair ne kadar da dil dökmüşlerdi. Ama şimdilerde, küçük bir söz, ufak bir hadise aralarında orta çaplı bir kavganın […]
LA HAVLE VE LA KUVVETE
Meşhur Cimri Paşa atlarının arpa yemesi gerektiğini söyleyen seyislerine kızar ve her seferinde “La Havle” (ya sabır!) çekermiş. Bir gün arabasının atları dermansızlıktan yığılıp kalınca, hiddetle sormuş. — Atlarıma ne oldu? Seyis, cevabı yapıştırmış: — Ne olacak efendim “La Havle” yiye yiye “Vela kuvvete” (kuvvetsiz) oldular.
KANUNİ SULTAN SÜLEYMAN VE KARINCALAR
Kanuni Sultan Süleyman, sarayın bahçesindeki armut ağaçlarını kurutan karıncaların öldürülmesi için Şeyhül İslam Ebussud Efendi’den şu beyitle fetva istemiş: Dırahta ger ziyân etse karınca Zararı var mıdır ânı kırınca (Ürünlere zarar veren karıncaların öldürülmesinde dinen bir zarar var mıdır?) Ebussud Efendi bir beyitle cevap vermiş: Yarın Hakkın divanına varınca Süleyman’dan hakkın alır karınca
KADERİN İCABI
Kenân Rıfâi ye sormuşlar: — Mademki neticede kaderin dediği oluyor. O halde niçin çalışıyoruz? Şu cevabı vermiş: — Çalışmak da kaderin icabı olduğu için!
FATİH SULTAN MEHMET VE DİLENCİ
Fatih Sultan Mehmet, adamları ile gezerken, yanına sokulan dilenciye bir altın vermiş. Dilenci parayı alınca: —Aman Sultanım, demiş. Koskoca bir padişah, kardeşine bu kadar para verir mi? Fatih Sultan Mehmet, nereden kardeş olduğunu sorunca, dilenci: —İkimiz de Hazreti Ademin çocukları değil miyiz? Demiş. Elbette kardeşiz. Sultan Fatih: —Bu keşfini sakın başkasına söyleme, diye gülümsemiş. Diğer […]
PADİŞAHIN OĞLUNA DERSİ
Sınıfta hiç akıllı durmaz, önünde oturan çocuklara kalem batırır, bağırır çağırır hocası Akşemsettin bir şey dediği zaman’ “Sen bana bir şey diyemezsin, ben padişahın oğluyum” diye tehdit ederdi. Akşemsettin artık bu durumdan rahatsız ama bir o kadar da çaresizdi. Padişahın karşısına bu konu hakkında gitmekten haya ediyordu. Padişaha çocuğunu şikâyet etmek düşüncesi ona çok ağır […]
İSLAM FELSEFESİ
Genç bir Adam, büyük alimlerden birini ziyaret ederek, İslam’ın tüm inceliklerini öğrenme isteğini dile getirir… İmam sorar: “Arapça biliyor musunuz?” “Evet,” der istekli öğrenci… Peki, İngilizce, Fransızca? “Evet.” “Peki, İslam felsefesini biliyor musunuz?” “Hayır, AMA endişelenmeyin… Sorbone Üniversitesi’nde felsefe okudum. Harvard üniversitesinde Aristo ve Sokrates mantığı üzerine doktora yaptım. Şimdi de İslam felsefesi üzerine çalışarak […]