Kişisel Web Sitesi

HİKAYELER

BUNDA DA BİR HAYIR VAR

Bir zamanlar Afrika’daki bir ülkede hüküm süren bir kral vardı. Kral, daha çocukluğundan itibaren arkadaş olduğu, birlikte büyüdüğü bir dostunu hiç yanından ayırmazdı. Nereye gitse onu da beraberinde götürürdü.  Kralın bu arkadaşının ise değişik bir huyu vardı. İster kendi başına gelsin ister başkasının, ister iyi olsun ister kötü, her olay karşısında hep aynı şeyi söylerdi: […]

BİR BABANIN OĞLUNA EVLİLİK TAVSİYESİ

Baba, oğluna; “Son tavsiyemi mutfakta anlatmak istiyorum” demiş, Mutfağı ve yemek yapmayı bilmeyen delikanlı “Olur” demiş çekinerek. Baba, ocağa aynı büyüklükte üç kap koymuş, hepsini suyla doldurup üçünün de altını yakmış.  “Şimdi, istediğim her şeyden iki tane vereceksin bana” demiş oğluna. Sırasıyla havuç, yumurta ve kavrulmamış kahve çekirdeği istemiş… Oğlu hepsinden ikişer tane vermiş babasına. […]

BANA SORAN OLDUMU

“Dünya bir imtihan salonudur, insan ise sınanmaktadır diyorsunuz. Allah bana sormadan karar vermiş ve beni yaratmış. Belki de ben var olmak istemeyecektim… Buna ne dersin?”   “Allaha inanıyor musun?” “inanmıyorum!”  “Öyleyse bu soruyu sormaya hakkın yok.”   “Neden?” “Çünkü iman etmeyen bir kimse, inanmadığı birinin kendisini dünyaya getirdiğine ve imtihan ettiğine de inanmaz, inanmamalı. Mantık bunu gerektirir. […]

PADİŞAHIN İŞİ NE?

Sultan Murat Han o gün bir hoş”tur. Telaşeli görünür. Sanki bir şeyler söylemek ister sonra vazgeçer. Neşeli deseniz değil, üzüntülü deseniz hiç değil. Veziriazam Siyavuş Paşa sorar: – Hayrola efendim, canınızı sıkan bir şey mi var? — Akşam garip bir rüya gördüm. — Hayırdır inşallah? –Hayır mı şer mi öğreneceğiz. — Nasıl yani? —Hazırlan, dışarı […]

ZİKİR KALPTEN OLMALI

Cüneyt-i Bağdadî Hazretleri, Fırat nehrinin kenarında dolaşıp duran bir adam görüp ne aradığını sordu. Adam:  — Nehrin karşısına geçeceğim ama nasıl geçeceğimi bilemiyorum. Bir kayık gelir diye bekliyorum, dedi. Cüneyt-i Bağdadî: — Ben seni karşıya geçireyim istersen, deyince, adam yanında kayığı olmadığını hatırlatarak nasıl geçireceğini sordu.  Hazreti Şeyh:   — Ben seni zikirle geçireceğim. Yalnız sen […]

ZEKÂNI BOŞ YERE KULLANIYORSUN

Halife Harun Reşit’e bir adam gelmiş ve bazı marifetler göstereceğini bildirmiş. Halife müsaade edince adam bir tahtaya bir iğne batırmış. Uzaktan bir iğneyi de atarak o iğnenin deliğine sokmuş. Bir iğne daha atarak, ikinci iğnenin deliğinden sokmuş. Bu marifetlerini gören Halife:  — Bu adama yirmi altın verin ve yirmi de sopa vurun, diye emir vermiş. […]

TERZİNİN TÖVBESİ

Bir terzi, Allah dostlarından birine sorar:   – Peygamberimizin, “Allahü teâlâ, günahkâr kulunun tövbesini, canı boğazına gelmeden kabul eder” hadis-i şerifi hakkında ne buyurursunuz? Cevap vermeden o kimseye sorar mübarek zat. — Mesleğin nedir? — Terziyim, elbise dikerim. — Terzilikte en kolay şey nedir? — Makası tutup, kumaş kesmektir. — Kaç senedir, bu işi yaparsın? — […]

PEYGAMBER BARIŞTIRDI

İstanbul’da, Medresetü’l Kuzat (Hukuk Fakültesi)’ta okuyan bir talebe, her zaman imtihanı birincilikle vermek için Allah’a dua ederdi. Çünkü o zamanlar Osmanlı idaresinde Medine-i Münevvere’ye medreseyi birincilikle bitiren kadıları tayin ederlerdi. Allah duasını kabul etmiş olacak ki, medreseyi birincilikle bitirip Medine Kadısı tayin edildi. Kadı İstanbul’dan yola çıkıp vazife mahallîne doğru hareket etti. Hareketinden önce:  — […]

PERDE ARKASI

Allah (C.C.) Musa Aleyhisselâm’a:  — Ya Musa sana acaibattan bir sır bildireyim mi? buyurdu. Musa Kelimullah: — Göster ya Rabbi! Diye iltica etti. Allah tarafından: — Ya Musa! Git filân yerdeki çeşmenin başına, kimse görmeyecek şekilde bir yere gizlen ve bekle! Emri geldi.  Musa Aleyhisselâm gitti, tarif edilen çeşmeyi buldu ve beklemeye başladı.  Biraz sonra […]

KADERDEN KADERE

Hazreti Ömer Şam’a orduyu teftişe gidiyordu. Şehre yaklaştığında veba hastalığı olduğunu duyup geri döndü. Hazreti Ömer’i şehrin dışında karşılayan Şam’daki ordunun kumandanı, Ebu Ubeyde ibn-i Cerrah, Halifenin önüne geçip:   — Allah’ın takdirinden kaçıyorsun ya Ömer! Dedi. Hazreti Ömer:  — Evet! Allah’ın takdirinden yine O’nun takdirine sığınıyorum, dedi ve Şam’a gitmekten vazgeçip Medine’ye geri döndü.

Previous Posts Next posts