EVLENECEK KIZINA ANASININ NASİHATI
İslâm öncesi dönemde yaşayan akıllı bir kadın, kızını zamanın krallarından biri ile evlendirirken hâlâ değerini koruyan şu unutulmaz nasihatleri yapmıştı: ‘Kızım, eğer bir kızın ana-babasının servetinden dolayı kocasına ihtiyacı olmasaydı, senin herkesten ziyade ihtiyaçsız olman lazım gelirdi. Fakat öyle değil; erkekler bizim için yaratıldığı gibi, biz de onlar için yaratılmışızdır. Kızım sen, ana-babanın evinden, büyüyüp, yürüdüğün yuvadan çıkıp, bilmediğin ve şimdiye kadar alışmadığın, yeteri kadar tanımadığın bir adamın evine gidiyorsun. Şimdi, onun rızasını gözetip kendisine itaat et ki, o da sana kul-köle gibi olsun; seni sevip hoşnut olman için gerekeni yapsın. Ben şimdi sana on şey söyleyeceğim. Onları kavra ve gereğince hareket eyle ki, eşinle güzel geçinebilesin:
1- Sana yiyecek ve giyecek her ne getirirse, onu yürekten kabul etmelisin, kanaat sahibi olmalısın.
2- Uygun şeyleri yapmalı, yapma dediği şeyleri yapmamalısın.
3- Evin içini ve kendi üstünü, başını temiz tutmaya dikkat etmelisin.
4- Güzel görünüp, güzel kokmalısın ki, kocan senden iğrenmesin; gözünden düşmeyesin.
5- Uyuduğu ve yemek yediği vakitlere dikkat etmelisin. Bunları hangi vakitte yapmayı alışkanlık haline getirmişse, o vakitleri gözetip yemeğini ve yatağını hazırlamalısın çünkü açlık ve uykusuzluk, insanı öfkelendirir.
6- Kocanın malını muhafaza etmeli, israf ve zarardan korumalısın.
7- Onun itibarını gözetmeli, akraba ve yakınlarına da saygılı olmalısın.
8- Ona isyan etmemeli, işine muhalefette bulunmamalısın.
9- Sırrını yabancılara anlatmamalısın. Eşine ters davranırsan sana kin duyar. Sırrını açıklarsan, eziyet ve cefasından kurtulamazsın.
10- Kocan kederli iken ferah olmayasın, neşeliyken de, keder göstermeyesin.
ETME BULMA DÜNYASI ZALİME KARŞILIK VER Kİ, AZABA UĞRAMASIN