İMANI OLMAYANIN HAYRI
Cüneyt-i Bağdadî (k.s.) bir kış gününde bir Mecusi’nin kuşlara yem dağıttığını görür ve aralarında şöyle bir konuşma geçer:
– Sen hayır yapıyorum diye kendini boşuna aldatıyorsun. Allah evvelâ imanı farz kılmış, geri kalan hayır-hasenatı ondan sonra emretmiştir. İman etmedikçe senin bu yaptığın iyilik Allah indinde makbule geçmez
– Ben de biliyorum kabul olunmayacağını. Fakat Allah bu yaptığımı görmez, bilmez mi? dedi.
— Elbette görür ve bilir.
— Öyleyse o da bana yeter, der ve bildiğine devam eder.
Aradan zaman geçer. Cüneyt-i Bağdadî Hazretler bir hac mevsiminde Mescit-i Haram’ı tavaf ederken bir adamın ellerini açmış Allaha yalvarmakta olduğunu, hatta gözlerinden sel gibi yaşlar akıttığını görür. İyice dikkat eder, o zatın karlı bir havada kuşlara yem veren Mecusî olduğunu anlar. Tavaftan sonra yanına yaklaşıp hemen kollarından yakalar. Mecusî’de onu tanır ve şöyle der:
– İşte Allah gördü ve bildi, deyip kelime-i şahadet getirip ruhunu oracıkta teslim eder.
O anda Cüneyt-i Bağdadî (k.s.) Allah tarafından şöyle hitap olunur:
– Ya Cüneyt! Sen Beytimi arzu ederek geldin ona kavuştun. O ise beni arzu ederek geldi bana kavuştu.
Bir mecûsînin bile mübarek bir ayda Allah rızası için hayırda bulunması nelere vesile oluyor…
ALTI YÜZ DİRHEMLİK İP CÜNEYD-İ BAĞDADİ VE GÜNAH