Kişisel Web Sitesi

SAĞLIKLI YAŞAM İÇİN DOĞRU NEFES ALMALIYIZ

Doğru nefes almayı biliyor musunuz? Önce nefesle yani solunum sistemiyle beyin ve vücut fonksiyonlarının ilişkisinden bahsetmek gerekir.

Hücrelerimiz enerji kullanırken atık maddeler üretirler. Bu atık maddelerin bir kısmı karbon monoksit gazıdır. Bu atıkları, kanın yeterli oksijen taşıması ve zehirli atıkları, toksinleri dışarı atan lenf sisteminin iyi çalışması gerekir. Kan oksijenlenmezse bedenimizi toksinlerden arındıramayız. Kaslarımız oksijensiz kalır. Lenf sistemi yavaşlar. Enerji tükenir ve gergin, depresif bir ruh hali bizi bekler. Beyin yalnız saf glikoz ve oksijen kullanır.

Beyne giden kanda oksijen miktarı azaldığında beyin glikozu kullanamaz. Geç algılama, geç fark etme, unutkanlık başlar. Nefes yoluyla aldığımız oksijenin % 20’si beynimiz tarafından kullanılmaktadır. Bebeklerin nefes alışına dikkat edersek eğer, karınlarından nefes aldıklarını görürüz. Bebekler 2 yaşına kadar karından nefes alırlar. Aslında erkeklerin çoğu karından nefes almaktadır. İlerleyen yaşlarla birlikte, obezite, yanlış duruşlar, stres ve daha pek çok faktör nefes alışımızı değiştirir. Sığ nefes dediğimiz, sadece göğüsten nefes almakla başlar. Bu tarz nefes kalp hastalığı ve yüksek tansiyon gibi rahatsızlıkların hazırlayıcı faktörleridir.

NASIL VE NEREDEN NEFES ALMALIYIZ?

Karın (diyafram), kaburga ve göğüs nefesini birleştirerek nefes almalıyız. Bunu öğrenmek için ilk adım olarak karından nefes alıp vermek gerekir. Şimdi karın nefesi yani diyafram nefesine göz atalım.

Diyafram,  göğüs kafesiyle mideyi ikiye ayıran, büyük ve yukarı doğru kavisli bir kastır. Nefes alırken diyafram aşağıya iner, akciğerlere daha kolay hava girer, mide, karaciğer, dalak vs. gibi organlara olumlu masaj sağlanır. Nefes verirken diyafram yukarı yükselir.

Diyafram kalbin yardımcısıdır.

Eğer o olmasaydı kalp 40 kat daha fazla çalışmak zorunda kalırdı.

Karnımızı ikinci beynimiz olarak algılayabiliriz. Karın, vücudumuzda bulunan bağışıklık hücrelerinin %70 ile %85’ini üretmektedir. Hastalıkların başlıca nedeni bağırsaklara yerleşen üst mikroplardır. Karın nefesi kanı arındırır.

Karın ve beyin arasındaki bağlantı, kafatasının altından başlayıp boyundan aşağıya inen ve göğüs bölgesini geçerek karın boşluğuna dalan “vagus siniri” sayesinde olmaktadır. Bu sinir, üç sistemden geçer; Kalp-damar sistemi, solunum sistemi, sindirim sistemi. Her saat başı beş kez arka arkaya yapılan karın solunumu sayesinde kendinizi daha sakin ve daha gevşemiş hissederiz. Sabahtan akşama kadar toplam 40-50 kez bu nefesi yaparak, vücut 10 km yürüyüşe eşdeğer oksijenlenir.

Karın nefesi uygulamak sakinleştirici hap yutmuş etkisi yapar. Beyin sakinleşir.

Karın nefesi kolay uykuya dalabilmek için birebirdir.

Karın bölgesindeki tüm organlara hafif ve tatlı bir masaj sağlanır. Organlarda duran kan dolaşıma sürüklenir.

KARIN NEFESİ NASIL ALINIR?

  1. Sırtüstü yatınız.
  2. Dizlerinizi yukarı gelecek şekilde bükünüz, omurganız dümdüz olsun. Ayaklarınızı tamamen yere uzattığınızda bel bölgesinde boşluk kalmıyorsa ayaklar uzatılabilir. Bu nefes oturarak, ayakta da uygulanabilir. Ancak yeni başlayanların başlangıçta bu şekilde daha kolay uygulayabildiklerini göstermektedir.
  3. Bir eliniz karında, diğer eliniz göğsünüzün üzerinde olsun.
  4. Burnunuzdan yavaş bir soluk almaya çalışın. Gözlemleyin, karnınızın üzerindeki elinizin yükselmesi doğru nefes aldığınızı gösterir. Nefes alırken karnınız yukarı doğru yükselsin ve nefes verirken karnınız içeri girsin.

  DOĞRU NEFES UYGULAMASI

  1. Önce derin nefes vererek akciğerler boşaltılır. Karından yavaş ve derin nefes alınarak karnın yükseltilmesi sağlanır.
  2. Nefes yukarıya kaburgalara çıkarılır.
  3. Göğüs ve köprücük kemiklerine nefes ulaşır, ancak bu esnada karın içeri girmez.
  4. Nefes verirken önce karın, sonra kaburga orta göğüs ve en son üst göğüs nefesi boşaltır.

Nefes uygulamasına başlarken her zaman nefes vererek önce akciğerler boşaltılır. Bitirirken de nefes alarak bitirilir. 4 tur yaparak başlayın yavaş yavaş sayıyı 20 tura kadar artırın.

Başlangıçta baş dönmesi olabilir. Özellikle çok sigara içenlerin oksijene alışmaları biraz zaman alabilir.

 

Bir Cevap Yazın